2. Bölüm
Protez Bileşenleri: Tırnaklar

Hareketli bölümlü protezlerde vertikal desteğin sağlanması son derece önemlidir. Vertikal destek temin etmek için bir destek diş veya restorasyonun uygun olarak hazırlanmış yüzeyi üzerindeki rijit protez uzantısına tırnak (rest) ismi verilir. Tırnak direkt tutucunun bir ünitesi olabildiği gibi, yardımcı tırnak olarak sekonder (ikincil) destek dişlerde de kullanılır ve protez-diş-periodonsiyum üçlüsündeki kontrol faktörüdür.

Tırnak, çiğneme kuvvetlerinin dişin uzun aksına paralel iletilmesini sağlar. Hareketli bö­lümlü protezin gingival yönde yer değiştirmesine engel olur. Diş ve kroşe arasındaki planlanan ilişkiyi korur. Uygun konuma yerleştirildiğinde, indirekt tutucu olarak da görev yapar. Dişler arasındaki boşlukların kapatılmasını sağlar; ark devamlılığını oluşturarak, gıda birikimini ön­ler. Daha uygun bir okluzal düzlem oluşturarak, karşıt teması olmayan dişlerin uzamasını ön­ler.Tırnağın esas fonksiyonu, protezin destek dokularla olan ilişkisini kontrol etmek ve konu­mu sayesinde bölümlü protez için destek oluşturmaktır.

Destek dokuların korunmasındaki en önemli faktör hareket ve fonksiyon esnasında oluşan kuvvetlerin yönünü kontrol ederek, kuvvetlerin dişin uzun aksına paralel ve yeniden oluştu­rulan doğru konumdaki okluzal düzleme dik yönde iletilmesini sağlamaktır. Bir tırnak için en önemli gereksinim, protezin dişler üzerinden kaymasına veya okluzal basınç arttıkça, destek dişin diğer dişlerle olan mevcut ilişkisini bozmasına izin vermemesidir. Protezin gömülmesini ve yumuşak dokulara baskı yapmasını önleyerek, okluzal ilişkinin devamını da sağlar.

Bölümlü protezin yerinde kalması için destek görevi yapan tırnaklar, aynı zamanda çeşitli yönde hareketine de karşı koyarlar. Vertikal yükleri destek dişlere yansıtır ve kuvvetlerin dişin uzun aksı boyunca iletilmesini sağlarlar. Bu görevleri tam olarak yerine getirebilmeleri için tırnakların rijit olmaları ve dişlerden pozitif destek almaları gerekir. Esnek olduğu taktirde, destek dişler üzerindeki kuvvetin yönü değişerek, destek dokularda potansiyel tehlike oluştu­rur. Tırnağın diş, protez ve mukoza arasında devamlı ve kontrollü bir ilişki oluşturabilmesi için, yeterli boyut ve dirençte olması gerekir.

Tırnaklar servikal yönde protezin hareke­tini önleyerek, kroşe kolunun tutucu ucunun dişin andırkatı içerisinde kalmasını sağlarlar. Tutucu kroşe kolunun uç kısmı pasif durumda iken, diğer bölgeleri diş ile temasta kalmalı­dır. Kuvvet uygulandığında, kroşe kolu vertikal yer değiştirmeye direnç göstermek için hemen aktif duruma geçer. Protezin gömül­mesi ile kroşe kolu dişten uzaklaşırsa, tutucu fonksiyonel duruma geçmeden bazı vertikal yer değiştirmeler mümkün olabilir. Tırnaklar gömülmeyi önleyerek, bölümlü protezin stabilitesinin devamlılığına yardım ederler.

Diş desteğinin etkili olabilmesi için diş veya restorasyon yüzeylerinde uygun şekil­de hazırlanmış yuvalara ihtiyaç vardır. Tır­nak yuvasının planı ve hazırlığı biyomekanik prensiplere göre yapılmalıdır. Bunun nede­ni periodontal ligamentin yastıklama etkisi oluşturacak özellikte olmaması; ancak dişin alveolü içinde bir miktar bastırılabilmesine izin vermesidir. Periodontal ligamentin tüm lifleri, vertikal yöndeki streslere direnç gös­terirken, horizontal streslere karşı bu kadar dayanıklı değildirler. Diş üzerine vertikal yön­de gelen kuvvetler periodontal ligament ara­cılığıyla kemiğe “gerilme (tension)” şeklinde iletilir ve nispeten iyi tolere edilirler (Şekil 2-1).

Şekil 2.1
Şekil 2-1. Periodontal ligamentin lifleri vertikal yöndeki kuvvetlere daha iyi direnç gösterirler. Bölümlü protez üzeri­ne gelen kuvvet, okluzal tırnağa iletilirken; tırnak yuvasının tasarımı nedeniyle, daha sonra da dişin uzun aksı boyunca aşağı doğru ilerler.

Bunun tersine, dişe gelen horizontal veya torsiyonel stresler periodontal ligament ve kemiğe “basınç (pressure)” şeklinde iletilir ki; bu tip yükler tolere edilemez (Şekil 2-2).

Şekil 2.2
Şekil 2-2. Diş üzerine (A) veya (B) doğrultusunda bir kuvvet uygulandığında, horizontal yönde kuvvet oluşur ve kron bu kuvvetten horizontal yönde uzaklaşmaya çalışır. Sonuçta (E) bölgesinde oluşan bir rotasyon ekseni etrafında dönmeye meyil gösterir. Rotasyon noktasının altındaki ve kuvvetin uygulandığı yönün ters tarafındaki periodontal lifler kuvvete direnç göstermez ve kuvvetin süre ve şiddetine bağlı olarak, (C) bölgesindeki liflerde sıkışma görülür. Aynı sıkışma etkisi (F) bölgesinde de ortaya çıkarken, (D) ve (G) bölgesindeki liflerde gerilme meydana gelir.

Stresin büyüklüğü ve süresine bağlı ola­rak, sonuçta periodontal ligamentin zarar görmesi, hatta nekrozu ve kemik rezorpsiyonu oluşabilir. Tırnak yuvasının dişin en fazla hacime sahip bölgesinde oluşturulması ve dişe yönlendirilen kuvvetin çok sayıda periodontal ligament lifinin katılımıyla karşılan­ması gerekir. Tırnak yuvasının tabanının dişin uzun aksına dik olacak şekilde hazırlanması ile tork streslerinin azaltılması da aynı dere­cede önem taşır (Bkz. Ağız Hazırlığı; Bölüm 10).

Vertikal destek, dişin en geniş kısmından (kontur yüksekliği), okluzalden veya bazen de insizale eğimli diş yüzeylerinden temin edilir. Bu bölgelere göre tırnaklar;

  • okluzal
  • lingual (singulum) ve
  • insizal olmak üzere üç gruba ayrılır­lar.

Lisans

Hareketli Bölümlü Protezlerlerde Planlama © 2024Telif sahibi Prof. Dr. Funda Akaltan. Tüm hakları saklıdır.

Bu Kitabı Paylaş