İşbirlikli, informal (yaygın) öğrenme, teorik ve bilimsel araştırma ile iyi bir şekilde desteklenir (Mayer, 2005) ve genellikle öğrenmenin büyük çoğunluğunun aslında kurumlarda gerçekleştiği belirtilir. Ve eğitim alanında, diğer okullardaki (muhtemelen diğer ülkelerdeki) öğrenenler arasında gerçekleşen ortak projeler sosyal medya araçları aracılığıyla gün geçtikçe daha da yaygınlaşmaktadır. Bu yeni öğrenme paradigması sayesinde, öğrenenler veya stajyerler çeşitli farklı bakış açılarına maruz kalabilir, bilgi, ilgi alanları ve fikirleri paylaşabilirler ve bunların bir öğrenme projesi boyunca nasıl geliştiğini ve ortaya çıktığını izleyebilirler. İnformal, sosyal medya temelli öğrenme, üst düzey düşünme becerilerin üzerine düşen yapılandırmacı öğrenme ortamları için özellikle çok uygundur.

Kullanıcılar günümüzde ÖYS’nin sağladığı öğrenme araç setinin bir parçası olarak sosyal medya özelliklerini talep ediyorlar. Bu işlevler ÖYS içinde (diğer bir deyişle ÖYS tedarikçisi tarafından kurulan veya sağlanan) veya harici halka açık sitelere bağlantılı uygulamalar olarak sağlanabilir. SrÖO’larında olduğu gibi, ÖYS’ler de sosyal medya işlevlerini çeşitli şekillerde birleştirirler. Brandon-Hall (2016), sosyal/işbirlikli araçların 1 numaralı teknoloji araştırmasının odağı olarak (katılımcılardan % 43’nün) gösterildiğini açıklar.

Sosyal medya araçları, öğrenenlerin eğitmenler ve diğer öğrenenlerle işbirliği içinde kendi öğrenme etkinliklerini veya ürünlerini geliştirdikleri ve uyguladıkları birçok yaygın öğrenme yaklaşımını (koçluk ve çevrim içi bilgi paylaşımı gibi) destekler. Bilgi kaynakları geleneksel “yetkili” kaynaklar olmayabilir, ancak öğrenenler ve akranları tarafından değerli olarak belirlenen kaynaklar ve bunları bulma yöntemleri öğrenenin araştırma çabalarına dayanabilir.

Az önce açıklanan iki parametreye ek olarak (yetkili kaynağa göre kullanıcı tarafından oluşturulan içeriğe dayalı öğrenme), yaygın öğrenme, yaygın özerk öğrenme ve yaygın yönlendirmeli öğrenme olarak sınıflandırılabilir.

Yaygın özerk öğrenme, öğrenme ihtiyacının ve öğrenme hedeflerinin öğrenenlerin kendileri tarafından belirlendiği bir öğrenmedir. Öğrenme araçları, yani, öğrenme deneyimleri, yolları ve stratejileri öğrenenin kendi seçeneğine ve / veya oluşturmasına bağlıdır. Yaygın özerk öğrenme hedeflerine ulaşmak için yetkili kaynak veya kullanıcı tarafından oluşturulan öğrenme objeleri, öğrenen tarafından seçilebilir. Bu tür bir öğrenme iş yerinin dışında gerçekleşebilir ancak burada gerçekten öğrenenlere yönelik bazı planlama ve müzakerelerin olduğu resmi bir performans bağlamında (yani iş yeri) öğrenmeye atıfta bulunulmaktadır. Yaygın özerk öğrenmenin bir örneği, bir öğrenenin tek taraflı olarak daha önce hiç yapmadığı bir görevi nasıl tamamlayacağını öğrenmek için çevrim içi bir ders almaya karar vermesidir. Bir değerlendirmeye gerek yoktur (ve mevcutta bir değerlendirme olmayabilir); öğrenen kişi, yeterince öğrendiğine karar verdiğinde basit bir şekilde öğrenmesini durdurur.

Yaygın yönlendirmeli öğrenme, öğrenme ihtiyacının ve amaçlarının bir dış otorite (örneğin, gözetmen veya kurumsal eğitim departmanı) tarafından verildiği yerde gerçekleşen öğrenmedir, ancak öğrenme hedeflerini ve amaçlarını gerçekleştirecek araçlar (muhtemelen önceden belirlenmiş seçenekler veya öneriler dahilinde) öğrenene bırakılmıştır. Yetkili kaynak veya kullanıcı tarafından oluşturulan öğrenme nesneleri yaygın özerk öğrenmede olduğu gibi öğrenen tarafından kullanılabilir. Örneğin, öğrenenin kullanımına açık kurumsal öğrenme araçları (KOBİ’lerı, kurumsal intranet, referanslar vb.) aracılığıyla yeni bir prosedürü öğrenmesi için yöneticileri tarafından yönlendirilmesi, öğrenenin objektif bir şekilde hedefe ulaşmış olduğundan emin olduktan sonra bir değerlendirme yapılması gerekir.

Son olarak, örgün öğrenme ile yaygın öğrenme arasında bir kategori vardır: örgün olmayan (non-formal) öğrenme. Örgün olmayan öğrenme, öğrenme ihtiyacının ve öğrenme hedeflerinin öğrenenin kendisi tarafından belirlendiği yerde gerçekleşir, ancak öğrenme araçları dış otorite tarafından kontrol edilir. Bununla birlikte, yetkili kaynak içeriği gereklidir ve öğrenme ve / veya performans standartlarına uygunluğu sağlamak için değerlendirmeler yapılır. Örnek olarak, öğrenenin tek taraflı olarak kendi kurumu içinde daha yüksek vasıfla daha iyi ödeme yapılan bir iş pozisyonunu aramaya karar verdiği durumlarda kendilerini değerlendirmek için İK tarafından tanımlanan / belirlenen öğrenme yolunu (değerlendirme ile) alması gösterilebilir. Aşağıdaki tablolar bu dört paradigmayı göstermektedir:

Örgün   Yaygın
  Öğrenme ve Amaçlar için İhtiyaç Öğrenme Araçları İçerik üretimi ve erişimi Değerlendirme   Öğrenme ve Amaçlar için İhtiyaç Öğrenme Araçları İçerik üretimi ve erişimi Değerlendirme
Yetki Kontrollü

X

X X

X

Yetki Kontrollü

X

X

X

Öğrenen kontrollü Öğrenen kontrollü

X

 

  Yaygın Otonom         Yaygın Olarak Yönlendirilmiş      
  Öğrenme ve Amaçlar için İhtiyaç Öğrenme Araçları İçerik üretimi ve erişimi Değerlendirme   Öğrenme ve Amaçlar için İhtiyaç Öğrenme Araçları İçerik üretimi ve erişimi Değerlendirme
Yetki Kontrollü

X

Yetki Kontrollü

X

X

X

Öğrenen kontrollü

X

X

X

Öğrenen kontrollü

X

X

Bu kategorilerin kavramsal olarak değişmez olmadığını dikkate almak önemlidir. Örneğin, öğrenme araçlarının otorite kontrollü olduğu örgün ve yaygın öğrenmede, kurs tasarımı, öğrenenlerin birçok yönden kontrolünü sağlayan esnek yönergelerle, diğer öğrenenlerle (muhtemelen atanmış öğrenme ekiplerinde) işbirliği yapmaları gerektiğini belirleyebilir. Bu işbirliğinin kendisi, teknolojiyi etkin biçimde değerlendirdiği için önemli bir öğrenme süreci hedefi olabilir.

Ayrıca, örgün ve yaygın öğrenim için tasarım seçenekleri de vardır (Masie, 2013):

  • Zaman Ayırma? Ayrılan sürenin ne kadarı sosyal?
  • Öğrenme Süreçleri? Sosyal ve işbirliğine dayalı öğrenme hedefi:
  • Kanıt Modelleri? Çeşitli sosyal tarzların etkisini nasıl değerlendiriyoruz?
  • Bilgi Aktarımı – Akranların ilk düzeydeki bilgileri doğrudan paylaşımı
  • Bağlamsal – Akranların bilgiyi uygulamanın “arka hikayesini” paylaşımı
  • İşbirlikli – Akranların birbirlerine öğretmesi
  • İyileştirme – Akranların birbirine yardımcı olması
  • Değerlendirme – Akranların birbirini değerlendirmesi
  • Transfer – Akranların iş yerinde bilginin uygulanmasını desteklemesi

ÖYS’ler, tüm bu öğrenme ve tasarım paradigmalarını destekleyecek şekilde tasarlanabilir ancak şu an için çoğu ÖYS, önceden belirlenmiş öğrenme yollarını alan bireysel öğrenenlerle örgün veya yaygın öğrenmeyi tahmin etmesi devam etmektedir. Kullanıcı tarafından oluşturulan içeriğin kullanıcılara dereceler, yorumlar, etiketler, vb. (“paradata” olarak isimlendirilen) ile etiketleyerek içeriği yüklemesine ve görüntülemesine olanak sağlayan ÖYS’ler yavaş yavaş ortaya çıkmaktadır. Bunlar genellikle yaygın yönlendirmeli öğrenme programlarının bir tasarım özelliği olup öğreme hedeflerine ulaşmak için kullanıcı işbirliğinin kullanıcı düzeylerini tespit etmek ve izlemek amacıyla daha fazla tasarlanmaktadır. Yaygın özerk öğrenme için, öğrenenlerin öğrenme hedeflerini bağımsız olarak sürdürmeleri için iyi organize edilmiş bir kurumsal portal veya kaynak kütüphanesi ve güçlü bir arama motoru yeterli olabilir; özellikle öğrenci performansının izlenmesi gerekli olmadığı için ÖYS’ye özel bir ihtiyaç duyulmaz.

Şu anda, çoğu ÖYS, sadece sosyal medya uygulamalarına erişim sağlayarak, bu uygulamaların öğrenme hedeflerine ulaşmak için nasıl, neden, nerede ve ne zaman kullanılacağını belirlemek üzere öğretim tasarımcılarına bırakarak, yaygın öğrenmeye açık uçlu destek sağlamaktadır. Bu sosyal medya uygulamaları ÖYS içerisinde dahili ve yerel olarak sağlanabilir, ancak genellikle kurulan üçüncü taraf uygulamaları aracılığıyla sağlanır. Bu üçüncü taraf uygulamaları, kuruluşun güvenlik duvarının arkasına kurulabilir ve yalnızca çalışanlar tarafından iş amacıyla veya İnternette herhangi bir kullanım için kullanıma açık olabilir.

Sosyal medya araçları, gerçek anlamda işbirlikçi sosyal öğrenmeyi destekleyen faaliyetler sunmak yerine, genellikle içerik sağlama aracı olarak kullanılır. Örneğin, eğitim videolarına olan bağlantılar uygulama sitelerinin topluluklarında yayınlanır veya Twitter, öğrenenler arasında işbirliğini kolaylaştırmak amacıyla kullanılır-bu araçların sahip olduğu potansiyelin tamamını kullanmadan.

İnformal öğrenmeyi desteklemek için sosyal medya uygulamaları aşağıdakileri içerir:

  • Aşağıdaki ögelerin çoğunun bir kombinasyonunu sunan birleştirilmiş platformlar (örneğin, SharePoint®, Facebook®)
  • Uygulama paylaşımı (örneğin, Google Dokümanlar®)
  • Bloglar (örneğin, Blogger®)
  • Sohbet (muhtemelen web kamerası dahil) (örneğin, AOL Instant Messenger®)
  • Uygulama toplulukları (CoP) (örneğin, Ning®)
  • Belge paylaşımı (örneğin, DropBox®)
  • Uzman değişimi (örneğin, Experts-Exchange.com®)
  • Forumlar (örneğin, Bloomfire®)
  • Fikir fırtınası (örneğin, Stormboard®)
  • Mikro bloglar (örneğin, Twitter®)
  • Resim paylaşımı (örneğin, Flickr®)
  • Podcast’ler (örneğin iTunes®)
  • Sosyal yer imi (örneğin, Delicious®)
  • Sosyal ağ oluşturma (örneğin, Facebook®,LinkedIn®)
  • Sosyal haberler (örneğin, Digg®)
  • Video konferans (örneğin, Skype®)
  • Video paylaşımı (bazen Vodcast’ler olarak da bilinir) (örneğin, YouTube®)
  • Vikiler (örneğin, Vikipedi®), genellikle akran değerlendirme içeriği ile

Bu araçlar koçluk, bilgi paylaşımı, profesyonel ağ kurma, iş başında öğrenme ödevleri ve diğer iş deneyimleri gibi gayri resmi öğrenme etkinliklerini desteklemek için kullanılmaktadır. Ancak geleneksel olarak, ÖYS ürünleri iş yerinde bu etkinlikler aracılığıyla gerçekleşen öğrenmeyi yönetmede çok kullanışlı olmamıştır.

Shank (2013) aşağıdaki sosyal medya araçlarını, ankete katılanların anketlerinde kullandıkları teknolojiler olarak rapor etmektedir. Kategori isimleri Shank’a aittir; bu isimler bazı durumlarda yukarıdaki listede verilenden biraz farklıdırlar.

  • Başkalarının oluşturduğu videolar (YouTube, Vimeo) 46%
  • Tartışma panoları % 33
  • Sosyal ağ (LinkedIn, Facebook) % 31
  • Video toplantıları (Skype, Google + Hangouts) % 29
  • Başkaları tarafından oluşturulmuş ses (indirilebilir MP3’ler) % 29
  • Bloglar (WordPress, Blogger) % 27
  • Mikroblog (Twitter) % 17
  • Podcast’ler % 24
  • Sosyal ağ platformu (Edmodo, Yammer) % 11
  • Topluluk platformları (Ning) % 8
  • Sosyal resim paylaşımı (Flickr) % 6
  • Sosyal yer imi (delicious, Diigo) % 6,4

Bazı ÖYS tedarikçileri, diğer sosyal medya işlevlerine ve sitelerine erişim sağlayan, diğer öğrenenlerin topluluklarına, ÖYS’deki diğer öğrenme içeriğine veya performans izlemesine açık bir bağlantı olmadan ürünlerine basit arayüzler kurmaktadır. Bununla birlikte, bazı tedarikçiler, ÖYS’nin ÖYS’deki bir değerlendirme performansına dayalı olarak bir öğrenenin, üyeleriyle işbirliği yapmak için uygun olabilecek bir uygulama topluluğuyla (CoP) etkileşime girmekten fayda sağlayacağını belirlediği açık bağlantılar yaratmaktadır. Ayrıca ÖYS’nin öğrenene sosyal medya işlevlerine abonelik atayacağı otomatik özellikler de olabilir.

ÖYS’ler, aslında Facebook gibi sosyal medya sitelerinde çalışan (örneğin, UdutuTeach®) ortaya çıkmaya başlayarak, sosyal medya sitelerini bağımsız öğrenme ortamlarına dönüştürmeye yönelik bir hareketi temsil eden ÖYS ve sosyal medya işlevlerinin yüksek derecede entegrasyonuna izin verir.

Muhtemelen en önemli sosyal medya özelliği, paydaşların eğitimi açısından bakıldığında, bir ÖYS’nin CoP oluşturma ve sürdürme yeteneğidir. Bu CoP’lar, bir CoP’daki tartışma forumları, bloglar, vb. yoluyla diğer öğrenenlere katkıda bulunmaları ve etkileşime girmeleri gereken resmi olmayan, işbirliğine dayalı bir öğrenme tasarımı içinde temel bir öğrenme etkinliği olabilir. Ancak, bu öğrenen katkılarının otomatik olarak izlenmesi ve değerlendirilmesi zor olabilir. CoP’lerin bir başka popüler kullanımı, bir kursa yönelik etkinlik izlemeyle ilgilenen (veya bunlarla ilgilenmesi gereken) veya konunun daha fazla araştırılmasıyla ilgilenen öğrenenler için bir araç sağlamaktır.

Bağlantı kurulabilecek konu uzmanlarının (bazen uzman değişimi veya uzman konum belirleyicileri olarak adlandırılan) veri tabanları, ayrı bir ÖYS özelliği veya bir ÖYS ile bağlantılı CoP’lerin temel bir özelliği olarak da önemlidir.

Video paylaşımı, çalışanların en iyi uygulamaları ve bilgileri paylaşmalarının bir yolu olarak hızla ortaya çıkmaktadır. Araştırmalar, tipik bir çalışanın paylaşım amacıyla ayda yaklaşık 3 saat video ürettiğini gösterirken, bazı kuruluşlar çalışanlarının ayda 20 saatten fazla ürettiklerini tahmin ediyor (KZO, 2015). Video paylaşımı için tasarlanan ÖYS’ler hakkında daha fazla bilgi için bk. 7.30 Mikro Öğrenme.

ÖYS’ye sosyal medya eklemenin avantajı, ÖYS’nin merkezi olarak yönetilen ve resmi veya öz-yönetimli ve gayrı resmi bir şekilde tüm öğrenme deneyimleri için tek bir erişim noktası sağlamasına izin vermesidir. Yapılandırılmış ve yapılandırılmamış öğrenmenin bu karışımı hızlı bir şekilde kurumsal öğrenmede kabul görmektedir. Artık ÖYS ders kataloğunda önceden tanımlanmış yapılandırılmış derslerin bir müfredatıyla tanımlanan öğrenme deneyimleri değil; öğrenenlerin, ÖYS tarafından sağlanan araçlar ve erişim noktaları aracılığıyla işbirliği yapmaları ve bilgi paylaşmaları beklenir. Bu bilgi paylaşımı, bloglarda, forumlarda vb. yayınlanan resmi olmayan mesajlarla olabilir ya da slaytlar ve videolar gibi kullanıcı tarafından oluşturulan içeriğin yüklenmesi yoluyla da olabilir.

ÖYS’ler için bu tür bir sosyal öğrenme mimarisi genellikle içerik nesneleriyle ilişkilendirilecek aşağıdaki kullanıcı ödeme şekillerini eklemeyi içerir:

  • Değerlendirme
  • Sınıflandırma
  • Yorumlar (ölçülü veya ölçüsüz)
  • Sorular (ölçülü veya ölçüsüz)
  • Konu uzmanları için iletişim bilgileri (KOBİ’ler)
  • Tavsiyeler

Genel bir öğrenme eğilimi olarak sosyal medya, ÖYS’ lerin şu anda üzerinde durduğu, öğrenim merkezileştirme paradigmasına ve otoriter içerik kaynağı ve kontrolüne verilen değere dayanan bir tehdit olarak görülebilir. Bununla birlikte, birçok ÖYS tedarikçisi bu teknolojiyi benimsiyor ve yetkili içerik kaynağını sürdürmenin ve diğer yönden görünmesine rağmen öğrenmeyi kontrol etmenin yollarını buluyor.

ÖYS tedarikçilerinin sosyal medya uygulamalarını öğrenme sunumuna entegre etmede hızla iyileşmeleri gerçeğine rağmen sosyal medya uygulama bağlamında öğrenenlerin öğrenme ilerlemelerini izlemek açısından ciddi bir zorlukla karşılaşıyorlar. Bu, bir ÖYS’ye sahip olmanın temel iş durumlarından biri olan öğrenen ilerlemesinin merkezi bir şekilde izlenmesini ve raporlanmasını sağlayamadıkları için, ÖYS’lerin ölümünü öngören tahminlere yol açmıştır (daha fazla bilgi için bk. 7.26 Geleneksel ÖYS öldü mü?).

Buradaki temel sorun, birçok sosyal medya araçlarının öğrenmeyi izlemek için herhangi bir mekanizmayı kendi içlerinde içermemesidir; öğrenme sürecini yansıtacak bir ÖYS’nin bağlantı kurmasını sağlayacak (API açısından) bir işlev yoktur. Aslında, bu araçların birçoğunun kullanımıyla gerçekleşen öğrenme deneyimlerini tanımlamak ve ölçmek zor olacaktır. Ancak kullanıcılar bunların çoğunu öğrenmek için (çoğu durumda, özel bir amaç için, evde yetiştirilme durumlarında) kullanıyorlar. 4.15.8 DİÖ Toplam Öğrenme Mimarisinde (TÖM) açıklanan DİÖ xAPI, ÖYS’nin informal öğrenme deneyimlerini izleme becerisi üzerinde önemli bir etkiye sahip olacaktır. xAPI, Twitter ve Facebook gibi sosyal medya akışlarına benzer şekilde, öğrenme deneyimlerinin “akışları” yoluyla hem resmi hem de resmi olmayan öğrenmeleri izler.

Popüler sosyal medya araçları aracılığıyla öz-yönelimli, kitle kaynaklı-temelli öğrenme, kullanıcılar arasında çoğaldıkça, organizasyonlar bu oldukça merkezi olmayan araç dizisini öğrenme için meşru mekanlar olarak benimsemek zorunda kalacaklar. Ancak, yukarıda bahsedildiği gibi, bu araçlar ÖYS’lerle birlikte çalışmak üzere tasarlanmamıştır ve bu birlikte çalışabilirliği elde etmek için herhangi bir doğal sürücüye sahip değildir.

“Bilgisayar destekli işbirlikli öğrenme (BDİÖ) ortamları” olarak adlandırılan bir sistem kategorisi ortaya çıkmıştır. Birçoğunun gerçek anlamda ÖYS olması gerekmez çünkü öğrenenlerin işbirliğini izlemenin ve onu öğrenme hedefleriyle ilişkilendirmenin bir yolunu bulamıyorlar. Bununla birlikte, kurumsal eğitim için informal öğrenmenin etkinliğini arttırmanın bir yolunu bulmaya dikkat ederek, BDİÖ ortamları öğrenmeyi değerlendirme yollarıyla gittikçe daha fazla araç almaktadır. Bu, geleneksel öğrenmede (çoktan seçmeli testlerin hâlâ hüküm sürdüğü yerlerde) olduğu gibi kolay değildir çünkü işbirliğinin bir öğrenme amacı olduğu ya da gerekli bir öğrenme aracı olduğu durumlarda izlenmesi gereken iletişimin sadece niceliği değil aynı zamanda kalitesidir (hem asenkron hem de senkron olarak).

Aşağıdakiler, öğrenmenin BDİÖ ortamında değerlendirilebileceği örneklerdir (sisteme veya dış araçlara göre tasarlanmış olsun ya da olmasın). Bunlar, hem süreç değerlendirmesini (yani, işbirlikli öğrenme sürecindeki büyüme boyutunu değerlendirmeyi) hem de ürün değerlendirmesini (örn. İşbirlikli öğrenme sürecinde öğrenenlerin yaptıklarının kalitesini değerlendirmeyi) içerir.

  • Bireysel öğrenen ilanlarının transkriptleri yoluyla konu bilgisi veya becerisindeki büyümenin eğitmen değerlendirmesi
  • Öğrenenlerin, öğrenme takımlarındaki katkılarının akran değerlendirmesi
  • E-portfoy değerlendirmesi
  • Retrospektif öz değerlendirme
  • Deneme, kavram haritaları, wiki girişleri vb.
  • Öğrenenlerin işbirlikçi süreçteki yeteneklerini değerlendirmek için eğitmen tarafından söylem analizi

Yukarıdakiler iletişim miktarından ziyade değerlendirilmesi daha zor olan işbirlikçi iletişimin kalitesini ele almaktadır. Öğrenme paydaşları, gerekli bir veri noktası olmasına rağmen işbirliğinin miktarının öğrenmeyi gerçekten ölçmek için tek başına yetersiz olduğunu fark etmişlerdir.

Sosyal medyayı eğitimde kullanmanın en önemli avantajlarından biri öğrenme desteği için öğrenen grubunun kendisinin genellikle daha büyük bir fikir havuzu sağlayabilmesi ve kendilerinin öğretim tasarımcısından daha çok yönlendirici destek olabilmeleridir. Öğretim tasarımcısı tarafından kurs için tasarlanan destek araçları, görsel araçlar vb. öğrenenlerin çoğunluğu için iyi sonuç verebilir. Öğretim tasarımcısı tarafından kursa tasarlanan destek araçları, görsel yardımlar vb. öğrencilerin çoğunluğu için iyi sonuç verebilir. Kendin özgü bilgi ya da tutumların olduğu kurum ya da öğrenen demografik grubunun olduğu ancak öğretim tasarımcısının bu duruma yabancı olduğu ya da tam olarak anlamadığı ve öğrenenlerin kendilerine özgü bakış açılarıyla materyali açıkça işleyebildikleri yerlerde öğrenen gönderimleri de ayrıca önemli olabilir.

Öğrenen tarafından oluşturulan bu yönlendirici destek ilkesinin uygulanabilmesinin bir yolu olan ÖYS’de öğrenenlerin materyaller üzerine not alabilmeleri ve yorum yapabilmeleri dahili bir özelliktir. Bu notlar ve yorumlar oturumlar arasında kalıcı olarak saklanabilir ve içerikteki konumlarla otomatik olarak ilişkilendirilebilirler ve eğitmen veya diğer öğrenenlerle paylaşılabilirler. Çok sayıda API’nin artık mevcut olan dış sosyal medya uygulamalarına uygulanmasıyla, notlar ve yorumlar ÖYS dışında herkese açık olarak Twitter ve Facebook gibi uygulamalarda yayınlanacak şekilde uygulanabilir.

Eğitimde sosyal medyanın kullanılmasının en önemli faktörlerinden biri proje tabanlı veya deneysel eğitimdir. Bu genellikle öğrenenlerden oluşan bir gruba tamamlamaları için bir projenin verildiği ve hem süreç hem de ürünle ilişkili olarak dereceli puanlama anahtarına göre değerlendirmenin yapıldığı liderlik gibi sosyal beceri alanlarında kullanılır. Bu verilen proje tam olarak öğrenmeye yönelik bir uygulama olmayıp aslında kurumsal bir sorunu çözmeye yönelik bir girişim olabilir. Sosyal medya bu durumlarda öğrenenlerin projeyi tamamlamak için ihtiyaç duydukları kaynaklara erişmelerini kolaylaştırmak için kullanılır.

Bu tür bir öğrenimde, ÖYS’ nin (çoğunlukla sosyal medya uygulamaları aracılığıyla), gerekli kaynakları öğrenme deneyiminde planlanan noktalarda öğrenenlere aktarmasının yanı sıra öğrenenlerin ihtiyaç duydukları şekilde geçici kaynakları bulmalarını ve çekmelerini sağlar. Bu şekilde, ÖYS, öğrenme deneyimi için “kumanda ve kontrol merkezi” olur.

ÖYS’ lerde ve sosyal medyada nelerin saklanabileceği hakkında fikir edinmek için tıklayınız:

Günümüzde ÖYS’ler paylaşım ve işbirliği kavramı etrafında inşa ediliyor (örneğin; ALTO learning portal®, Spoke®, Origin Konnect®, and TREK Learning Experience Manager®).

Sosyal medyayı ÖYS’de yerleşik bir işlevsellik olarak elde etmek yerine, MediaWiki gibi ÖYS’lere bütünleştirilebilecek sosyal medya yazılım modülleri vardır (açık kaynak –http://www.mediawiki.org).

Daha önce de belirtildiği gibi, sosyal medya araçlarına dayanan yaygın öğrenme yaklaşımlarıyla eğitim paydaşlarının yaşadığı en büyük sorunlardan biri, yaygın öğrenme faaliyetlerinin etkisini değerlendirmek ve ölçmek için kolay ve basit bir yol bulunmamasıdır. DİÖ xAPI çok çeşitli yaygın öğrenme etkinliklerinin izlenmesine ilişkin teknik yetenekler sunar (bk. 4.15.8 DİÖ Toplam Öğrenme Mimarisi (TÖM), ancak sistemin değerlendirmek için ihtiyaç duyduğu yorumlayıcı, bağlamsal katmanı içermez. Yeterlilik modellerini ve 360 derece değerlendirmelerini içeren ÖYS’ler iyi bir başlangıçtır, ancak uygulanabilir hedefler oluşturmak ve bunlara yönelik ilerlemeyi izlemek için bir çerçeveye ihtiyaç vardır. Momentor® (https://www.envisialearning.com/) gibi sistemler, yaygın işbirlikli öğrenme etkinliklerinden kazanılan öğrenmeyi ölçmek ve değerlendirmek için hedef değerlendirme araçlarını içerir..

Farklı siteleri ve işlevleri “harmanlayan” (ÖYS’nizi yalnızca ilk çalıştırma noktası olarak kullanarak) informal bir sosyal medya temeline dayalı öğrenme paradigması kullanıyorsanız , OpenID gibi tek bir oturum açma (SSO) mekanizmasını düşünebilirsiniz. Bu, özellikle ÖYS dışındaki bulut hizmetlerinin veri alması veya göndermesi durumunda önemli olabilir. OpenID veya farklı bir açık kimlik doğrulama mekanizması, buluttaki bağlantıyı güvenilir hale getirebilir.

Lisans

 Creative Commons Atıf-Gayri Ticari-Aynı Şekilde Paylaş 4.0 Uluslararası Lisansı için ikon

Öğretim Yönetim Sistemi Seçimi Klavuzu Copyright © 2020 by Açık Mektep is licensed under a Creative Commons Atıf-Gayri Ticari-Aynı Şekilde Paylaş 4.0 Uluslararası Lisansı, except where otherwise noted.

Bu Kitabı Paylaş