Mikro öğrenme kavramı mobilöğrenmenin ortaya çıkışıyla gündeme gelmiştir. Kısa, kendi kendine yeten içerik parçalarının, tüm kursların aksine, mobil platform için daha uygun olması gerçeğinden kaynaklanmaktadır. Quinn (2011) onları “öğrenenler” olarak tanımlar ve onları bir ürünün tek bir özelliği, bir hizmetin özelliği veya daha büyük bir işlemin adımı olan mikro-kodlar (sadece birkaç dakika uzunluğunda) veya aşağıdakilerden oluşan beş ekranlı bir modül olarak adlandırır: Giriş, Konsept, Örnek, Geri bildirim ile uygulama ve Özet. Bir mikro öğrenme alt kümesi, tek ve sıkı tanımlanmış bir konuda kısa kaydedilmiş ses veya video sunumlarından oluşan “mikro dersler” dir.
“Mikro öğrenme” terimi, e-Öğrenme endüstrisinde belirli çağrışımlara sahiptir ancak “mikro öğrenme”, yaklaşık 5 dakika veya daha kısa süreli herhangi bir öğrenme varlığına geniş bir şekilde uygulanabilir. Karma modlu mikro öğrenme varlıklarının bir öğrenme deneyimi içinde esnek bir şekilde bir araya getirilebildiği karma öğrenme ile ilişkilidir. Bu “harmanlanmış” varlıklar, performans desteği ve eğitim modülleri ile e-Öğrenme ve eğitmen eğitiminin bir karışımı olabilir. Kısa videolar (örneğin, mikro dersler) sıklıkla mikro öğrenmeyi içeren çözümlerin bel kemiğini oluşturur. Khan Academy ve TED-Ed gibi uygulamalar, ters yüz edilmiş sınıf modeline özel destek sağlayan mikro derslerde uzmanlaşmıştır (bk. 7.29 Ters Yüz Edilmiş Sınıf ).
Mikro öğrenmenin temel ilkelerinden biri her bir varlığın göreceli olarak kendi kendine yeten olmasıdır, böylece öğrenen bir modül bırakarak (belki de yer imi ile de olsa) bir “eksik” statüsünü kabul etmek yerine, onu öngörülen kısa oturumda tamamlayabilir. Genellikle diğer içeriklerden öğrenme konusunda güçlü bir bağımlılığa sahip değildir.
Mikro öğrenme genellikle, kullanıcı tarafından oluşturulan içeriği kapsar; örneğin, iş görevleriyle ilgili belirli konularda kullanıcılar tarafından kaydedilen videolar. Video paylaşımı, çalışanların en iyi uygulamaları ve bilgileri paylaşmalarının bir yolu olarak hızla ortaya çıkmaktadır. Cavalier (2015), “mikro videolar” ın 60 saniye veya daha az bir süreyle sınırlandırılarak aşağıdaki biçimde hazırlanmasını önermektedir:
- Başlık Görüntüleme Sahnesi (5 saniye)
- KOBİ / Konuya Giriş (10 saniye)
- Konu / Adım 1 (10 saniye)
- Konu / Adım 2 (10 saniye)
- Konu / Adım 3 (10 saniye)
- Özet / Sonraki Adımlar (10 Saniye)
- Kapanış Sahnesi (5 Saniye)
Mikro öğrenmenin avantajları şunlardır:
- Öğrenenler, eğitmenler ve idareciler, her biri belirli bir konuya veya öğrenme hedefine göre ince ayarlanmış küçük mikro öğrenme varlıklarını sıralayarak öğrenme programlarını özelleştirmek için daha fazla esnekliğe sahiptir. Mikro öğrenme, özellikle mikro öğretim şeklinde, program başladıktan sonra veya bittikten sonra da dâhil olmak üzere bir öğrenme programı oluşturan öğrenme etkinlikleri dizisine herhangi bir noktada eklenebilir.
- İçerik aralama ve uyarlanabilir öğrenme senaryolarının uygulanması daha kolaydır.
- Nesne genellikle büyük karmaşık dosyalar içermediğinden ve değişikliklerin etkisi her dosyada bağımsız olduğundan içerik yazarlarının içeriği güncellemesi daha kolaydır.
- Mikro öğrenme, çalışmayı çok fazla kesintiye uğratmaz (örneğin, bir konferans görüşmesinin başlamasını beklerken küçük oturumlar şeklinde yapılabilir).
- Mikro öğrenme, “hareket halindeyken” mobil öğrenmeye daha uygundur. Öğrenenler öğrenmeyi boş zamanları süresince gerçekleştirebilirler. Ayrıca mikro öğrenmenin mobil dağıtımı için kullanışlı olan yükleme özelliği daha hızlıdır.
- Mikro öğrenme geniş aralıklı öğrenme senaryolarına iyi uyum sağlar (aralıklı öğrenme hakkında daha fazla bilgi için, bk. 8.19 Mobil öğrenme desteği).
- Alanyazında yaklaşık 8 saniyelik ortalama ile ilgi alanını tespit eden öğrenme bilimi araştırmasıyla tutarlıdır (Makhlouf, 2015’te rapor edilmiştir). Bu gerçeğe bakıldığında, mikro öğrenme “… öğrenenin ilgisini kaybetmeden önce bir sonraki göreve geçmesini” sağlamak için etkili bir yol olarak görülebilir. (Makhlouf, 2015).
Mikro öğrenmenin ÖYS’ler üzerindeki etkileri şunlardır:
- Kurs dizileri veya müfredatlar yerine esnek bir şekilde organize edilmiş öğrenme veya performans destek varlıkları kütüphanelerine daha fazla odaklanılması gerekir.
- Mikro öğrenme, öğrenme ekosistemini doğal olarak, tüm öğrenmelerin “tam zamanında” tüketildiği gerçek bir performans destek ortamına doğru çekmeye meyillidir. Ayrıca çevreyi bir bilgi yönetimi ekosistemine doğru da hareket ettirmektedir.
- YouTube, SMS ve Twitter ile entegrasyon çok önemlidir, çünkü bunlar mikro öğrenme için ideal platformlardır. Ayrıca son kullanıcılar için ek işlevsellik ile video dağıtımı üzerinde daha fazla kontrol ve yönetim seçeneği sunan video içerik yönetim sistemleri de bulunmaktadır.
- Üst veri etiketlemesi daha önemlidir çünkü kullanıcıların ilgili içerikleri daha verimli aramalarını ve bu içerik nesnelerini tam öğrenme deneyimlerine birleştirmelerini sağlar.
- Mikro öğrenme, varlık sıralarının çalışma zamanında dinamik olarak birleştirilebileceği bir ÖİYS ortamına çok uygundur. Başka bir deyişle, mikro öğrenme nesneleri Lego blokları gibi kolayca birbirine bağlanabilir.
Video tabanlı ÖYS’leri (çoğu mikro öğrenme kavramına dayanmaktadır) artık ortaya çıkmaya başlamıştır. Günümüzde bunlar Video İçerik Yönetim Sistemleri (VİYS’ler) olarak adlandırılmaktadır. Ürünler aşağıdakileri içerir:
- Brightcove®
- Kaltura®
- KZO®
Bu sistemler, uyarlanabilir bit hızı (videonun kalitesini kullanılabilir bant genişliğine göre ayarlama), arama, gelişmiş güvenlik ve rol tabanlı erişim, video oynatılırken görüntülenmesi için zamanlanmış eşzamanlı görüntüler (örn. PowerPoint) ve eşzamanlı canlı video anlatımı / tartışma gibi özelliklere sahiptir. Bazı kuruluşlar bu sistemleri temel olarak canlı sanal sınıf oturumlarının kayıtlarından yeniden kaydedilen videoları depolamak ve sunmak için kullanırlar. Diğerleri bunları özellikle asenkron içerik olarak kullanılmak üzere son kullanıcılar, KOBİ’ler veya eğitim personeli tarafından oluşturulan videolar için kullanır.
Bu sistemlerin bazılarında (özellikle KZO) ortaya çıkan benzersiz bir özellik son kullanıcıların video izlerken ek açıklamalarını üst üste koyma kabiliyetidir. Bunlar daha sonra videonun diğer kullanıcıları ve yorumlar etrafında oluşturulmuş ve doğrudan videodaki ilgili konuma doğrudan bağlantı kurabilen yorumlarla oluşturulmuş bir tartışma forumu tarafından okunabilir.
Kullanıcı tarafından oluşturulan içeriği içeren herhangi bir ortamda olduğu gibi, mikro öğrenme videoları için bir yönetim ve iş akışı yapısı olması gerekir (Cavalier, 2015):
- Videonun uygun formatı
- Video araması için üst veriler ve uygun etiketler
- Sisteme girmeden önce videonun gözden geçirilmesi
- Oy verme veya beğenme özelliğinin öne çıkması
- Tüm konu uzmanlarının güçlendirilmesi
- Çalışanlar için videonun nasıl doğru bir şekilde çekileceği, düzenleneceği ve yayınlanacağı konusunda eğitim
Mikro öğrenme ve mikro öğrenme videolarını işleyen ÖYS’lerin, özellikleri ve tasarımlarında bunları dikkate almaları gerekir. Bu, özellikle “self servis videolara” izin verdiğiniz bir ortamda önemlidir; yani kullanıcılar kendi videolarını oluşturup bunları VİYS’lerine gönderebilirler. Bu durumda üst veri etiketlemesinin, genellikle son kullanıcıların yapabileceklerinden kaçınmaya çalışacakları fazladan bir çalışma gerektirdiğinden, işletme politikalarında ve prosedürlerinde (ve sistem doğru etiketlendiklerini algılamadığı sürece içerik nesnelerinin yayınlanmasına izin vermeyen üst veri denetimleri gibi uygulama mekanizmaları) değişiklik yapılmasını gerektirir.
Mikro öğrenme videoları, platformun sınırlamalarına bağlı olarak çeşitli uzunluklarda olabilir. İşte bazı örnekler:
- YouTube ® = 10 dakika
- Twitter ® = 30 saniye
- Instagram ® = 15 saniye
Barry (2016), “Bersin’in yaptığı araştırmaya göre, öğrenenlerin çoğu dört dakikadan daha uzun süre video izlememektedir” demiştir. Hangi platformda olursa olsun, bu mikro öğrenme videosu için gerçekçi bir üst sınırı belirler.
Çok daha kısa “nanovideolar” söz konusu olduğunda, genellikle 15 saniyelik veya daha kısa videolar için bir ses parçası olması mantıklı değildir. Öğrenme mesajını etkili bir hale getirmek için onların dikkatlice yazılmasını daha da önemli kılmaktadır.
Ultra kısa uzunluktaki mikro öğrenme videoları genellikle normal veya yavaş çekimde ilerlemek için tıklatma özelliğine sahip, hızlı hareket eden bir işlemi gösterir. Mikro öğrenme videolarının veya herhangi bir tür mikro öğrenmenin üst verilerle etiketlenmesi çok önemlidir, böylece bireysel mikro öğrenme içerik parçaları anlamlı bir bütün öğrenme deneyimine birleştirilebilir.
Mikro öğrenme videoları ekosisteminize dahil etmeyi düşünüyorsanız, VİYS’leri kullanıp kullanmamanız, aşağıdaki gibi sorunların üstesinden gelmek için içerik yönetimi yönünü dikkate almanız çok önemlidir:
- İndirilen videolar için kullanım takibini yakalamanın zorluğu. Bir VİYS, videoların bu videodan izlenmesiyle ayrıntılı kullanım izlemesi için konumlandırılmıştır.
- Videoların oluşturulması ve kullanılması ile ilgili kurallar ve izinler, özellikle de kullanıcı tarafından üretilen videolarda gereklidir. Bazı düzenleyici ortamlar videoda gösterilebilecek ayrıntılar için katı kurallara veya bunları görüntülemek için bilinmesi gereken temel izinlere sahip olabilir.
- Videoları yalnızca “çekme” tabanlı bir kitaplıkta sunmak yerine kullanıcılara (belki de günlük olarak da) göndermek
Bir VİYS için bir değer önerisi, öğrenen kullanım biçimleriyle ilgili veri analitiklerini kolayca yakalayabilme yeteneğidir (örneğin, kullanıcılar hangi noktada izlemeyi bırakma eğilimindedir? Hangi parçaları geri alıp tekrar izlerler?). Bu, bir VİYS’den video akışına dayanır; indirme ve ardından yerel depolama ve videoların oynatılması, verileri yakalamak için çok daha karmaşık bir senaryo sunar (xAPI profilleri bunun için kullanışlı olabilir).
YouTube ® ve Vimeo ® gibi ticari bulut tabanlı video siteleri de mikro öğrenme videolarının içerik yönetimi için çok düşük maliyetle kullanılabilirler. Bunlar genellikle özel kanallar sunarlar. Buna rağmen, bazı işletmeler tescilli olan malzemelerinin üçüncü taraf bir siteye yüklenmesini istemez.
Kurumsal mali yöneticilerden destek almak için kullanılabilecek mikro öğrenme videoları ile ilgili dikkate değer bir husus aynı Disney gibi bir eğlence şirketinin onları şirket varlıkları olarak kabul etmesine benzer şekilde bu videoların kitaplara şirket varlıkları olarak yerleştirilebilmesidir.